Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
HotaruTomeo13
Admin
HotaruTomeo13


Mesaj Sayısı : 55
Yaş : 27
Nerden : Mersin
Kayıt tarihi : 29/08/08

Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim... Empty
MesajKonu: Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim...   Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim... Icon_minitimeC.tesi Eyl. 06, 2008 2:56 pm

Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim...


'Yıllar sonra arayıp senden röportaj isteyeceğim hiç aklıma gelmezdi' diye arıyorum Hayko Cepkin'i. Aslında bir an düşünüyorum da daha lise yıllarında Hayko, özelliklerini yansıtıyordu. Özel günlerde ve sonunda da mezuniyet programımızı tamamen Hayko hazırladı. Skeçleri yazdı, rolleri dağıttı, hem oynadı hem yönetti... Hatta Bülent Ersoy taklidi vardı ki, müdür yardımcısının salonu terk etmesine neden oldu. Boş derslerde 40 küsür kişilik sınıf, öğretmen varken bile hiç bu kadar sessiz ve kürsüde oturanı bu kadar dikkatli dinlememişti, çünkü o arada Hayko, cüzdanında sakladığı ve minik kağıtların üzerine not aldığı fıkraları art arda anlatıyordu. Okul bitti. Herkes bir yol çizdi. Hayko tiyatrocu olmak istiyordu. Ders aldı, konservatuara girmeye çalıştı ama bir türlü işlerini rayına oturtamıyordu. Ne zaman Beyoğlu'na gitsem onu bulabileceğim mekana uğruyor, hatırını soruyordum. O bizim sınıfın komiği, sanata meyillisiydi. Hayko Cepkin şimdi yıllar süren çalışmasının meyvesini aldı ve 'Sakin Olmam Lazım' adını verdiği ilk albümünü çıkarttı. Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim... 2090

Hayko Cepkin, klavyeci olarak müzik piyasasına girdi. Bu albüme kadar dokuz yıllık bir çabasının olduğunu anlatıyor: 'Önce okumaya çalıştım ama hepsi yarım yamalak oldu. Timur Selçuk'tan iki yıl, Academy İstanbul'da da bir yıl piyano eğitimi aldım. Mimar Sinan'da dışarıdan şan eğitimi aldım ama öğrencisi olamadım. Academy İstanbul'a gidip gelirken barda çalışıyordum. Öztürk ve arkadaşlarıyla karşılaştım. Klavyeci olarak çalışmaya başladım. Rahatsız bir adam olduğum için sahnede de fark ediliyordum. Bu da tekliflerin gelmesine neden oldu. Ogün Sanlısoy ile çalışmaya başladım. Aylin Aslım, Koray Candemir, Demir Demirkan derken düzenleme yapmaya başladım. Murathan Mungan'ın Sözvermiş Şarkılar albümünde Yeni Türkü'nün 'Kimdi Giden' parçasının düzenlemesini yaptım. Bir yandan da kendi albümüm için çalışmaya başlamıştım. Albüm için iki şirkete gittim. Biri EMI'dı. CD bıraktım, akşamüzeri Hakan Kurşun aradı.' Albüm, parçalar hazır olduğundan iki hafta içinde basılmış.


SÖZLERİM BİR KADINA AİT DEĞİL

Hayko Cepkin, albümünün yazlık olmadığını söylüyor. 'Hava karanlık olacak, yağmur olacak. İnsanlar 'offf' diyecek. O zaman kendilerinden bir sürü şey bulabilirler. İnsanlar çiçekler açarken, bikini giyinmiş kızlara bakarken şarkılarımı dinlemek istemeyebilir. Ben de genelde kışın üretiyorum. Odam da karanlık. Eylülden sonra ikinci klip çekilirse beni daha yakından tanıyacak insanlar...'

Albümdeki karamsarlığın nereden kaynaklandığını öğrenmek istiyorum. Çünkü aslında neşeli ve eğlenceli biri. 'Hayatım boyunca tırmalayarak çalıştım. Onun için, çalışan kazanır mantığını biliyorum. Müziğin ameleliğini de yaptım. Para kazanmam gereken dönemler oldu. Okulları da bu yüzden aksattım. Piyano eğitimini alırken bir yandan da Moğolların turnesine giderek sahne teknisyenliklerini yapıyordum. Evet, Hayko neşeli bir herif. Ama odasına kapandığında saklananlar ortaya çıkıyor. Bu, neşeli görünen insanlarda olan bir durum. Kemal Sunal gibi. Komik filmlerin yıldızı ama son derece ciddi biri...' Hayko Cepkin'in şarkı sözleri yaşadığı bir duyguyu anlatmıyor. Hatta bir kadına da ait değil. Hepsi bir gün başına gelebilir düşüncesiyle yazılmış.

Müzik tarzını belli bir kalıba oturtmayan Cepkin, klavye çalarak bestelerini yaptığı için farklı bir sound yakaladığını anlatıyor. Cepkin, 'Farklılık, klavyeyi gitar mantığıyla çalmamdan kaynaklanıyor. Albümlerdeki kayıtlar canlı değil. Gitar sesleri de klavyeden çıkıyor. Neticede elektronik bir müzik. İçinde rock öğeleri var. Vokal olarak arabesk tadı var. Ozansal sözler var' diyor.


SAHNEDE VAHŞİ OLUYORUM


Hayko Cepkin ile ilk kez albüm kapağında karşılaşanlar merakla karışık şaşkınlık yaşayabilir. Yüzü renklendirilmiş maske tadında bir kapak. Kendi tabiriyle 'vahşi'lik söz konusu. Müzikle beraber değiştiğini söyleyen Cepkin, bu değişimi en çok da sahnede yaşıyor. Sahne ona göre kutsal bir yer ve ulaşılmaz olması gerekiyor. Hayko Cepkin, 'O enerjiyi vermek lazım. Sahne sanatları vardır. Görselliği sunmak zorundasın. Seyircinin gözünün içine bakacaksın. Bulunduğun sahnenin sesinin oturması gerekiyor. Işık, ses ve görsellik birleştiğinde ulaşılmaz bir yerde olduğun ortaya çıkar. Klavyeyi benim gibi çalan yoktur. Gaza gelip, bir tane daha klavye alacak param olmadığı halde klavyeyi sahneden atan sonra da oturup leyimleyen bir adamım' diyor. Cepkin'in sahneyi bu şekilde yaşaması birlikte çalıştığı sanatçıları da olumlu etkiliyor, 'Şimdiye kadar memnuniyetsiz biri olmadı. İlginin bir kişiye odaklanması değil. Davulcu ne yapıyor insanların görmesi lazım. Dört kişi bir oyun oynuyor ve herkesin önde olması gerekiyor' diye anlatıyor.

Akşam Gazetesi - 10 Temmuz 2005
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://sebohayko.yetkin-forum.com
 
Bikinili Kızlara Bakarken Dinlenecek Şarkılar Değil Benim Söylediklerim...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Hayko Cepkin :: Hayko Cepkin Genel-
Buraya geçin: